Halk arasında sara hastalığı olarak da bilinen epilepsi; kasılma, istemsiz hareketler ve bilinç kaybı ile kendini gösteren nörolojik bir hastalıktır. Hastalığın neden olduğu nöbetler kontrol altına alındığı takdirde epilepsi olan birey yaşam standartlarını yükselterek hayatını sürdürebilmektedir.
Bireylerde ilaç tedavisiyle birlikte uygulanan dengeli beslenme planı nöbetlerin sayısının ve hastalığın zararlı etkilerinin azaltılması sürecinde önemli katkılar sağlanmaktadır. Bazı besinler ile yaşanacak nöbetlerin önüne geçilebilirken, bazıları da kullanılan ilaçlarla etkileşime girerek nöbet sıklığını ve şiddetini etkileyebilmektedir. Tüm bu etkilerin kontrol altına alınabilmesi için beslenme ile ilgili dikkat edilmesi gereken noktalar vardır.
1. Vücut kan şekeri, dengeli seyretmelidir. Basit şeker içeren besinlerden uzak durmalı, tam tahıllı ürünler tüketilmeli, uzun süreli açlıklardan kaçınılmalı, posa oranı yüksek besinler tercih edilmelidir.
2. İlaca dirençli epilepsi nöbetleri olan kişilerde; ketojenik beslenme adı verilen yüksek yağ, düşük karbonhidrat ve yeterli protein içeriğine sahip alternatif bir tedavi de uygulanabilir. Bu tarz beslenme yöntemi ile sinir sistemindeki sinir iletimi düzenlenmekte ve epileptik nöbet oluşumunun sayısı düşürülebilmektedir.
3. Doğal yollarla hazırlanmış zeytinyağı, avokadom, fındık, badem gibi besinlerde bulunan omega 9 ve balık, ceviz içi gibi besinler ile sağlanan omega 3 yağ asitleri; sinirleri koruyucu ve nöbet önleyici etkileri nedeniyle diyet programında yer almalıdır.
4. Alkol ve çay, kahve, kola gibi kafein içeren içecekler epilepsi nöbetlerini tetikleyebildiği için uzak durulmalıdır.
5. Greyfurt ve nar gibi meyveler epilepsi ilaçlarıyla etkileşime girebildiği için nöbetler üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır. Dolayısı ile bu tarz gıdalar epilepsi ilaçları ile kullanılmamalıdır.
6. B12 vitamininden zengin kırmızı et, yumurta, süt ve süt ürünleri beslenme programında sıklıkla yer almalıdır. Bu vitaminin sinir sistemindeki hasarı azalttığı ve eksikliğinin epileptik nöbetlere neden olduğu bilinmelidir.
7. Sodyum, kalsiyum ve magnezyumun nöbetleri kontrol altına alma özelliği nedeniyle bu minerallerin eksikliklerinin olup olmadığı kontrol edilmelidir. Soydum eksikliği için yeterli tuz, kalsiyum için süt ve süt ürünleri, magnezyum için ise kuru baklagiller özellikle tüketilmelidir.
8. Nöronların aktivitelerine düzgün devam edebilmesi için selenyum içerikli besinler tüketilmelidir. Selenyum içeren tam tahıllı gıdalar, baklagiller, yağlı tohumlar, kabuklu yemişler, balık, soğan, sarımsak, mantar ve yumurta epilepsi hastalarına iyi gelen besinlerdendir.
9. Bu hastalarda çoğunlukla D vitamini eksikliği ve kemik erimesi sorunları ile karşılaşıldığı için özellikle süt, peynir, yumurta ve balık çeşitleri tercih edilerek gün içinde güneşten yararlanma süreçleri arttırılmalı, gerekli durumlarda da d vitamini suplement olarak takviye edilmelidir.
10. Özellikle sakinleştirici etkisi nedeniyle çok aşırıya kaçılmamak şartıyla papatya çayı tüketilebilir.