TERZİ: “BAŞKAN YILMAZ OKUDUĞUNU ANLAMIYOR”

TERZİ: “BAŞKAN YILMAZ OKUDUĞUNU ANLAMIYOR”

İyi Parti Meclis Üyesi Özdemir’e belediyeden beton temini konusunu gündeme taşıyan Terzi, Başkan Yılmaz’ın açıklamasının ardından “Başkan Yılmaz okuduğunu anlamıyor" dedi.

MHP İlçe Başkanı Numan Terzi, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“19 Ocak tarihli basın açıklamamızda, İyi Parti Meclis Üyesi Sayın Yalçın Özdemir Bey’in belediyeden beton temini konusu ile ilgili bir açıklama yapmıştık ve konunun yanlış anlaşılmalara mahal vermemesi için bazı sorularla, konuyu aydınlatmak adına yetkililere seslendik. Konunun bundan sonraki sürecinin de takipçisi olacağımızı özellikle ifade etmiştik. Bu konuyu, gündeme alarak basın açıklaması düzenleyen ve sorduğumuz sorulara cevap vererek kamuoyunu aydınlatmaya çalışan Sn. Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum.

Sayın Başkanımız, yapmış olduğu açıklamasında şahsımı işaret ederek, ticaretten anlayıp anlamadığımı, esnaf olup olmadığımı sorgulayan bazı cümlelerle bana ticari işletmelerin nasıl işletildiğini, şirketlerin faaliyet alanlarının neler olduğunu açıklamaya çalışmış. Buradan öncelikle çocukluğundan beri esnaflık yapan birisi olarak, Sayın Başkan’a bir şirketin de bir işletmenin de nasıl işletilebileceğini en az kendisi kadar iyi bildiğimi, bu konuda tecrübe sahibi olduğumu hatırlatmak istiyorum. Fakat Sayın Başkan’ın okuduğunu anlayıp anlamadığı noktasında tereddütlerim olduğunu belirterek, konuyu bir daha kamuoyu huzurunda gündeme getirmenin faydalı olacağını düşündüm. 

Öncelikle, bizim yapmış olduğumuz basın açıklamasında, konu ile alakalı “iddialar” olduğunu, bu konuların açıklığa kavuşturulması gerektiğini ve rahatsızlık yaratan, kafa karıştıran, noktaların da sormuş olduğum sorularla cevaplanması gerektiğini ifade ettim. Amacım, konunun kamuoyu huzurunda açıklığa kavuşması ve Gazipaşa Belediyesi üzerinde oluşan şaibenin ortadan kalkmasını sağlamaktı. Biz bu açıklamayı yaptık diye, Gazipaşa Belediyesini zarara uğrattığımızla ilgili komik bir suçlamayla da karşı karşıya kalıyoruz! Ben Gazipaşa Belediyesi’nin şeffaf ve hesap verebilir olduğunu, hatta böyle bir konuyu gündeme taşıyarak belediye üzerinde oluşan olumsuz algının kırılmasına vesile olduğumuzu ve bu açıklama ile ilgili teşekkür edilmesini beklerken; Gazipaşa Belediyesi’ni zarara uğratmakla itham ediliyorum! Şirket yönetmeyi çok iyi bilen Sayyın Başkan’a buradan sesleniyorum: Şeffaf ve hesap verebilir olmak, güven olgusunu ortaya çıkarır ve güven duyulan şirketlere daha çok müşteri gelir. Dolaysıyla aslında size şeffaf olma noktasında sunmuş olduğumuz fırsatı değerlendiremediğiniz için; yani güvenirlilik noktasında sınıfta kaldığınız için asıl Gazipaşa Belediyesi’ni zarara uğratan sizlersiniz”

“BU AGRESİFLİK NEDİR?”

Bu hiddet neden kaynaklanır?

Belediye Başkanı olarak öncelikle sizin bilmeniz gereken asıl konu şu: Sürekli ‘Benim şirketim!’ olarak ifade ettiğiniz şirket, Gazipaşa Belediyesi’ne aittir ve Gazipaşa halkınındır. Dolaysıyla bu şirket üzerinde oluşan şaibeyi açıklığa kavuşturmak için hesap vermek zorundasınız! Ben hesap vermem diyorsanız, sorumluluklarınızın farkında değilsiniz demektir ki biz size bu sorumluluklarınızı hatırlatmaya devam edeceğiz! Yani kısacası bu durumdan rahatsız oluyorsanız, bundan sonra sizi daha çooook rahatsız edeceğiz! Sayın Başkan’ın şahsımı hedef alarak, ‘Numan Terzi her yaptığı işin faturasını önceden alıyor mu?’ sorusunu, ben istersem cevaplarım, istemezsem cevaplamam; çünkü şirket benim şirketim. Ama Sayın Başkan, sizin ‘Benim Şirketim’ dediğiniz şirket, size ait değil; yani bu soruyu ben size sorduğumda, siz bana cevap vermek zorundasınız! Sizin kamunun sahibi olduğu bir şirketin mali anlamda kafalarda soru işareti bırakması halinde, konu ile alakalı gerekli bilgileri kamudan saklama hakkınız yok! Siz bu konuda hesap verme makamında oturuyorsunuz. Umarım aramızdaki farkı anlamışsınızdır.

“DURUM ETİK DEĞİL”

Başka bir konu, yine Sayın Başkan’ın okuduğunu anlamamasından kaynaklı, meclis üyelerinin ya da belediye çalışanlarının, belediye şirketinden herhangi bir hizmet alıp alamaması ile alakalı yapmış olduğu talihsiz açıklamadır. Biz, belediye çalışanları bu şirketten herhangi bir hizmet alamaz demedik. Yani öncellikle vatandaşların işlerini çözmekle yükümlü oldukları koltuklarda oturduklarını hatırlatmak istedik. Herhangi bir vatandaşa sunulmayan veresiye sisteminin bir meclis üyesine sunulmasının etik olmayacağını belirttik. Belediye şirketinin veresiye mal vermesinin yasal olmadığına dair herhangi bir açıklamamız yok. Vatandaşa gelince, parasını yatıran herkese beton veririm diyeceksin; meclis üyesi olunca ne zaman istersen verebilirsin diyeceksin, öyle mi? Bir de başka meclis üyelerine de beton verdiğini söyleyerek, konuyu meşrulaştırmaya çalışacaksın. Buradan sesleniyorum, aynı durum bir MHP meclis üyesi tarafından yapılsaydı, sizi eleştirdiğim gibi kendi partimin meclis üyesini de eleştirirdim. Etik nedir bilmeyen, okuduğunu anlamayan bir anlayıştan, böyle bir beklenti içerisine girmek, herhalde bizim hatamız oldu. Bu konuyu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

“BU KONU SİYASİ DEĞİL”

Konuyu siyasi malzeme olarak değerlendiren ve siyasi açıklama olarak gören Sayın Başkan’a tekrar buradan hatırlatayım: Ben yapmış olduğum açıklamada CHP/İP İlçe başkanlarına değil, Gazipaşa Belediye Başkanına; yani konunun muhatabına sordum. Konuyu kamu hassasiyeti olarak değil de siyasi malzeme olarak değerlendirseydim; bugün sorduğum soruların muhatabı siyasi parti ilçe başkanları olurdu. Belediye Başkanı’nın siyaseti olmaz, olmamalıdır. Biz kendisini siyasi bir aktör değil, bütün kamuya hizmet etmek isteyen bir kimlikle değerlendirmek istiyoruz; olması gereken belediye başkanı profili budur. Bahsi geçen konuda, üstü kapalı amacımızın farklı olduğunu anımsatacak bir tavır sergilemeniz, düşmüş olduğunuz acziyetin dışavurumudur. Amacımız siyaset yapmak değil; kamuya ait bir işletme üzerine halk arasında söylenti olarak dolaşan bir konunun aydınlığa kavuşmasına vesile olmaktır. Bu konuda tavrımız da muhatabımız da açıklamalarımızda belirttiğimiz üzere nettir! Siyasi bir konuda, yapacağımız açıklamaların muhatabı, bir meclis üyesi ya da belediye başkanı olamaz! Biz yaptığımız ya da yapacağımız herhangi bir siyasi açıklamada, konunun muhatabı olan siyasi parti ilçe başkanı her kim ise bunu söylemekten de asla imtina etmedik, bundan sonra da etmeyiz! Kısacası, biz ne söyleyeceksek, evirip çevirmeden, kıvırıp bükmeden, direk muhatabına sormayı iyi biliriz. Bunu en iyi sizler bilirsiniz!

Sonuç olarak, konunun muhatapları olan, Belediye Başkanı Sayın Mehmet Ali Yılmaz, Sayın İP İlçe Başkanı Osman Nuri Yılmaz, Sayın Belediye Meclis Üyesi Yalçın Özdemir, gerekli basın açıklamalarını yaptılar. Herkes konuştu ve ortaya çıkan tabloda, belediye şirketi ile Sn Özdemir arasında bir beton alışverişinin olduğu, faturalarının kesildiği anlaşılmaktadır. Ancak okuduğunu anlamayan ya da anlamak istemeyen bu muhataplar, hala paranın belediyenin hangi hesabına, ne zaman yattığına dair bir tek cümle söyleyemiyorlar. 08 Ocak tarihinde Sn. Başkan, eğer faturalarla birlikte banka dekontunu da yayınlasaydı zaten bu konunun tartışılmasına bile gerek kalmayacaktı. Dolaysıyla, şahsımı belediyeyi yıpratmak ve karalamakla suçlayanlar, “Yavuz hırsız ev sahibini bastırır.” mantığında, sakın üste çıkmaya kalkışmasınlar. Bu tartışmaları uzatanlar da konuyu farklı mecralara çekip, söylemediğimiz şeyleri söylemiş gibi yaparak, okuduğunu farklı yorumlayarak, bizleri kamuoyunda itibarsızlaştırmaya çalışanlar da kendileridir. Bir de çıkıp şahsımı kastederek, mahkemeye vereceğini ifade edenler var; buyursunlar versinler! Bizim yüce Türk mahkemeleri huzurunda veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yok! Bizim daha önce yaptığımız basın açıklamamız ortadadır, söylediğimiz ve sorguladığımız hususlar da bellidir. Konunun muhatapları ise bu soruları bütün objektifliği ile açıklığa kavuşturmak yerine, kendilerini karalamak ya da Gazipaşa Belediyesi’ni yıpratmakla şahsımı hedef alıyorlar. Emin olun sizin hiçbiriniz, bizim ilçemizi ve halkımızı düşündüğümüz kadar düşünemez, haklarını savunmada bizim kadar kararlı bir duruş sergileyemezsiniz. Yukarıda tartışmasını yaptığımız husus bunun en güzel örneğidir. Biz, “Önce ülkem ve milletim; sonra partim ve ben!” düsturuna göre yaşayan ve buna göre hareket eden bir siyasi partinin temsilcileriyiz. Bizimle aynı ideolojiyi paylaştığını iddia eden İP yönetimi, bu konuyu siyasi bir söylem olarak değerlendirip; konuyu bütün açıklığıyla kamuoyu ile paylaşmak yerine, kendi meclis üyelerinin hatasız olduğunu bizi karalayarak ve iftira attığımızı söyleyerek, sahiplenme telaşına düşmüşlerdir. Hatta şimdiye kadar hiç sesi çıkmayanlar bile bir anda ilçe başkanı olduğunu hatırlayıp, cevap verme telaşına düşmüştür. Kendinizi zorlamanıza gerek yok! Hadise ortadadır, bütün vatandaşlarımıza sağlanmayan veresiye hizmet alımı imkânı, sizin belediye meclis üyenize siyasi kimliğinden dolayı sağlanmıştır. Bu konu, yasal olsa da etik değildir. Biz siyasetçilerin, göz önünde olmamız ve bütün topluma örnek teşkil etmemizden dolayı, sadece yasaya uygun olan hususlarda değil; aynı zamanda etik kurallara da dikkat ederek hayatımızı düzenlemek zorundayız. Bu denli küçük bir konuda dahi etik davranmayı bilmeyen ve buna rağmen ülke yönetimine talip olan siyasi hareket ya da kişilerin, ülkemizin başına geçerlerse ne yapacakları ortadadır”